VBB

23 Eylül 2013 Pazartesi

Dilsiz yalanlar

ressam: Cemal Karslıoğlu


Gece bir kapıdır;
girmesini bilene açar yeni bir oda.
İstersen kocaman bir köşk olur,
istersen bir gecekondu...
Büyür küçülür,
senin yüreğin ne kadarsa...


* * * * * *


   Yalanların kafiyesinde boğuyoruz çoğu zaman gerçekleri. Sahte hayallerimizi hakikatmiş gibi süsleyip inanıyoruz. O halde kimse başkasını suçlamasın; mutsuzluğumuza biziz tek sebep. Biziz, çünkü yalanla başlıyoruz mutluluğa, sonunda her şey yine yalan oluyor...

   Dilimize hakim olabilsek, belki biraz kafamızı dinleyeceğiz. Ne çare ki dil hep söylemek için yaratılmış. Dinlemesini hiç bilmeyen, saygısız, nadan... Zavallı kulaklar, iki kişi oldukları halde, dile söz geçiremiyor. Dil, yine bildiğini okuyor. Bazen, beyin ile aralarındaki düşünce bağlantısı kopuveriyor. İşte o zaman vay halimize...

   Dilimizin kölesi olmuşuz. O, her zaman parlak, renkli, cafcaflı şeylerden bahsetmek ister. Renksiz, soluk gerçekten söz açmaz. Sanki, hiç yaşanmamış şeyleri seslendirmek için var edilmiştir. Beynin kurduğu en gizli hayalleri bile hakikatmiş gibi konu komşuya yayar. Dedikoducu, yalancı ve arabozandır...

   Ne mesuttur dilsizler... Zaten binlerce ses içinde, bir de kendi dırdırlarını dinlemekten kurtulmuşlardır. Dertlerini dilleriyle değil, hareketlerle anlatırlar. Bu yüzden onlarda yalan ve gereksiz söz yoktur. Söyleyecekleri fazla şey olmaz; ihtiyaçları kadar iletişim kurarlar. “Fazla para haramsız, fazla söz yalansız olmaz” sözü ne kadar doğrudur...

   Bırakın şimdi konuşmayı... Ne diyecekseniz, kağıtlara deyin. Derdinizi, dert sandığınız şeyleri, hemen hepsini kağıda dökün. Bakın, birçoğunu ister istemez sileceksiniz hemen. Çünkü kalem ve kağıt, lüzumsuz tek bir kelimeye dahi tahammül edemez. Bu yüzden dilin palavralarını, gereksiz söz kalabalıklarını edebiyatta göremezsiniz...

   Hepimiz, bir kere olsun konuşmayı bırakıp yazalım. Göreceğiz ki ne kadar çok sözcük varmış kullanmadan geçtiğimiz. Ne kadar çok sözcük varmış aslında bizi anlatan, bizi tanımlayan, bizi tamamlayan...


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder