VBB

19 Kasım 2013 Salı

zifiri yalanlar içinde...



   Tercümanı yok ölü kelimelerimin. Hangi sözlüğe el atsam boş çıkıyor. Cenaze çıkmış bir eve dert anlatmak gibi, mezartaşlarından medet ummak gibi her şey... Ne ben konuştuğumu biliyorum, ne sözcüklerim hayat buluyor. Dilimden, canları uçmuş harfler dökülüyor sadece...

   Öyle bir zamanı yaşıyorum ki, katillerle kol kola dostlarım!.. Ben daha ölmeden, üstümdeki ceketi bile pay ediyorlar... Hainler, reziller, yalancılar; akbabalar bile sizden asil!.. Namert kelimesinin içindeki “mert” kadar bile mertlik yok sizde!.. Acıyın eğer acıma hissiniz kaldıysa kendinize...

   Yeminlerinizde bile bir “u dönüşü” seziliyor. Yalanlarınıza daima bir açık kapı var. İmanınız Firavun'dan, sözleriniz Şeytan'dan devşirme...

   “Midas'ın kulakları...” diye bağırmak istiyorum kuyulara... Özellikle de şahsiyeti eşekler duysun istiyorum. Yazık ki, onlar duysalar da umursamazlar. Çünkü gözlerinden giren ışık, dışarıya hırs yansıtıyor, çünkü dilleri yalan saçıyor, başları adaletten başka her şeye eğiliyor...

   Lanetlenmişlere lanet okumak boşuna... Dilimizin kelimelerini, meleklerin bile uğramaktan vazgeçtiği bu zavallılara harcamayalım...


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder