VBB

24 Ağustos 2013 Cumartesi

'Pardon' mu?



Geçenlerde, sokakta yürürken bir dilenci gördüm. Dilenci, karşısındaki adama birşey söyledi, sonra "pardon" dedi. Bunu fazla irdelemedim. Daha sonra yine sokakta yürürken, sokakta yaşadığı, evsiz olduğu belli olan bir adamla karşılaştım. Adam yere bakarak yürüyordu. Karşıdan gelen birisiyle omuz omuza geldi, özür dileme babında "pardon" dedi. Ha, diyeceksiniz bunları niçin anlattın arkadaşım?

Son zamanlarda, çocuklardan yetişkinlere, zengininden fakirine, yabancı dil bileninden bilmeyenine, entelinden halk adamına kadar herkes bu Fransızca kelimeyi kullanır oldu.
Eskiden (şöyle 5o'li 6o'lı yıllar...) bu kelimeyi yalnız enteller ve Avrupai davranan sonradan görmeler kullanırdı!.. Şimdiyse herkes kullanıyor. Sadece "pardon" da değil... Her türlü yabancı, yapyabancı kelime ağızlarda dolaşıyor. Neden peki?

İnsanların nefsine belki de "özür dilerim" ya da "affedersiniz" demek ağır geliyordur. Onlar da yabancı dilin insana verdiği serbesti duygusuyla bir "pardon" çakıveriyorlar!

Sırf daha kibar olacağız diye "hela"mızı, "abdesthane"mizi "toilette" yapmadık mı? Kibarlık uğruna "misafir odası" "salon" olmadı mı? Evimizde bile Türkçe birşey kalmadı! Antre, corridor, balcon, office... Çocuklarının ismini, sırf ileride yabancı dilde yazarken zorluk çekmesin diye "ş, ç, ğ, ü, ö" harfleri olmayan isimlerden seçen manyak ana babalar var!.. Örnekler acı ama daha da çoğaltılabilir...

Sokakta duyduğum bir "pardon"dan sonra bunları düşündüm; şimdi de oturdum, yazdım. Ben yazarım, Ahmet yazar, Mehmet yazar; koca doctor'lar professour'lar yazar... Biz de okur, hak veririz.

Lakin yine de bu "ecnebi" kelimeleri kullanmaya devam ederiz. Bunun tek bir çözümü var. Sen, ben, o; evde, sokakta kendini kasıp, Türkçe kelime bularak, konuşarak olmaz. Koskoca devlet var, “Türk Dil Kurumu” var...

Bu işlere artık yüksek makamlar el atmalı. Sonuçta o TDK, "computer"i "bilgisayar" yapmasaydı bugün "computer" başında vakit geçiriyor olacaktık! Yani, her kelimenin Türkçesi vardır. Çünkü, Türkçe -kanıtlanmıştır ki- dünyada kelime türetebilme kabiliyeti en fazla olan dillerdendir (sondan eklemeli olmasının bir ürünü). Bu yüzden, eğer dilimizde varsa, mutlaka o kullanılmalıdır. Meclis "kabine" olmamalıdır, özel okullar "college" olmamalıdır.


Benden bu kadar vesselam...


* Bu yazı, 24.05.2012 tarihinde yazıldı...



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder